Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Sinónimo
Frases
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Alemán - Inglés
Ocultar la historia
Historia detallada
Eliminar
Historia :
dış ekonomik faaliyet mal nomenklatürü
politiques et mesures
conditions d'octroi des placements à l'extérieur
to fail
Historia
Frases
Significados de
"to fail"
con otros términos en diccionario inglés turco: 90 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
General
1
General
fail to see
v.
görememek
I
fail to see
that.
Bunu
göremiyorum.
More Sentences
2
General
fail to experience
v.
tecrübe edememek
3
General
fail to report a news item
v.
haber atlamak
4
General
fail to win
v.
kazanamamak
5
General
fail to respect
v.
saygıda kusur etmek
6
General
fail to agree
v.
anlaşamamak
7
General
fail to reach
v.
ulaşamamak
8
General
fail to act
v.
savsaklamak
9
General
not to fail to do something
v.
geri kalmamak
10
General
not to fail to do
v.
geri kalmamak
11
General
fail to attend
v.
katılamamak
12
General
fail to pay the invoice when due
v.
faturanın gününü geçirmek
13
General
fail to reach a state of comfort and harmony
v.
dirlik yüzü görmemek
14
General
fail to reach a state of comfort and harmony
v.
rahata kavuşamamak
15
General
fail to reach a state of comfort and harmony
v.
rahat yüzü görmemek
16
General
be condemned to fail
v.
başarısızlığa mahkum olmak
17
General
fail to keep possession of
v.
sahipliğini yitirmek
18
General
fail to keep possession of
v.
elinden kaçırmak
19
General
fail to keep possession of
v.
kaybetmek
20
General
(something) fail to arrive
v.
eline ulaşamamak
21
General
fail to catch the bus on time
v.
otobüsü kaçırmak
22
General
fail to print an item
v.
haber atlamak
23
General
(brake) to fail
v.
fren tutmamak
24
General
fail to benefit from
v.
hakkını kaybetmek
25
General
fail the final exam and need to sit for the make-up exam
v.
bütünlemeye kalmak
26
General
fail to make oneself understood
v.
derdini anlatamamak
27
General
fail to negotiate the bend
v.
virajı alamamak
28
General
fail to comply
v.
uymamak
29
General
fail to comply
v.
belirli kurallara uymamak
30
General
fail to comply
v.
belirtilen talimata uymamak
31
General
fail to satisfy
v.
beklentileri karşılayamamak
32
General
fail to satisfy
v.
başaramamak
33
General
fail to satisfy
v.
bekleneni verememek
34
General
fail to satisfy
v.
beklentileri karşılamamak
35
General
fail to satisfy
v.
yetersiz kalmak
36
General
fail to satisfy
v.
bekleneni vermemek
37
General
fail to pay
v.
ödeyemez duruma düşmek
38
General
fail to pay
v.
ödeyememek
39
General
brake to fail
v.
freni patlamak
40
General
fail to impress
v.
etkileyememek
41
General
fail to comply with the technical specifications
v.
teknik şartnameye uymamak
42
General
fail to cooperate
v.
işbirliğine yanaşmamak
43
General
fail to notice
v.
gözden kaçırmak
44
General
cause someone to fail
v.
birinin başarısız olmasına neden olmak
45
General
cause someone to fail
v.
birini başarısızlığa uğratmak
46
General
fail to respond
v.
tedaviye cevap vermemek
47
General
fail to provide safety
v.
güvenliği sağlayamamak
48
General
fail to work
v.
(makine vb) çalışmamak
49
General
fail to keep in contact
v.
görüşememek
50
General
fail to understand the lesson
v.
dersi anlamamak
51
General
fail due to absence
v.
devamsızlık yüzünden kalmak
52
General
fail due to absence
v.
devamsızlıktan kalmak
53
General
fail due to absence
v.
devamsızlıktan sınıfta kalmak
54
General
fail due to absence
v.
devamsızlık yüzünden sınıfta kalmak
55
General
fail to remember
v.
hatırlayamamak
56
General
fail to satisfy
v.
beklentileri karşılamamak
57
General
condemned to fail
adj.
başarısızlığa mahkum
58
General
destined to fail
adj.
başarısızlığa mahkum
Proverb
59
Proverb
he who fails to prepare prepares to fail
hazırlığını yapmayan başarısızlığa hazırlanır
60
Proverb
he who fails to prepare prepares to fail
hazırlık yapmayan başarısızlığa davetiye çıkarır
61
Proverb
he who fails to prepare prepares to fail
hazırlanmamak demek başarısızlığa hazırlanmak demektir
62
Proverb
he who fails to prepare prepares to fail
hazırlanmada başarısız olursanız başarısız olmaya hazırlanın
63
Proverb
he who fails to prepare prepares to fail
hazırlanmamak, başarısızlık için hazırlık yapmak demektir
64
Proverb
he who fails to prepare prepares to fail
uygun hazırlık yapmamak başarısızlığa davetiye çıkarmaktır
Idioms
65
Idioms
fail to make end meet
v.
geçinememek
66
Idioms
(one's marriage) to fail
v.
evliliği bitmek
67
Idioms
fail to stand the test of time
v.
zamana yenik düşmek
68
Idioms
(one's marriage) to fail
v.
yuvası yıkılmak
69
Idioms
fail to see
v.
anlayamamak
70
Idioms
fail to see
v.
kabul edememek
Speaking
71
Speaking
don't be afraid to fail
expr.
başarısız olmaktan korkma
72
Speaking
you cannot fail to obey it
expr.
mutlak surette uymak zorundasın
73
Speaking
I fail to see why
expr.
nedenini anlamıyorum
Trade/Economic
74
Trade/Economic
tbtf (too big to fail)
n.
iflas etmek için çok büyük
75
Trade/Economic
tbtf (to big to fail)
n.
iflas edemeyecek kadar büyük
76
Trade/Economic
fail to profit
v.
kar edememek
77
Trade/Economic
too political to fail
adj.
batamayacak kadar politik
78
Trade/Economic
too big to fail
expr.
batmasına izin verilmeyecek kadar büyük (şirket)
79
Trade/Economic
too interconnected to fail
expr.
batamayacak kadar iyi bağlantılı
80
Trade/Economic
too well connected to fail
expr.
batamayacak kadar iyi bağlantılı
81
Trade/Economic
too big to fail
expr.
batamayacak kadar büyük
Law
82
Law
fail to inform the known crime to competent authority
v.
öğrenilen suçu salahiyettar makama bildirmemek
83
Law
fail to meet financial obligations
v.
temerrüde düşmek
Politics
84
Politics
fail to act
v.
hareketsiz kalmak
85
Politics
too big to fail
expr.
batamayacak kadar büyük
Technical
86
Technical
air-to-close (fail open) valve
n.
arıza durumunda açılır güvenlik vanası
Traffic
87
Traffic
fail to give way
v.
geçiş önceliğine uymamak
88
Traffic
fail to obey yield sign
v.
geçiş önceliğine uymamak
Education
89
Education
fail a course but have the right to a make-up examination
v.
bütünlemeye kalmak
90
Education
fail a course but have the right to a make-up
v.
bütünlemeye kalmak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of to fail
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy